28 Temmuz 2010 Çarşamba

Eskişehir’de İstihdam Sorunları

Eskişehir’de İstihdam Sorunları - 1

Gürcan Banger

Hiç kuşkusuz; bir ilin ya da yerleşimin istihdam sorunlarını birkaç cümle ile özetlemek mümkün değil. Bu nedenle ancak bazı satır başlarına ve dikkatimi çeken noktalara değineceğimi öncelikle belirtmek isterim.

Yüksek okullaşma oranı ve iki üniversitesi ile Eskişehir, insan kaynağı yönünde övündüğümüz bir kenttir. Fakat okumuş insan kaynağının istihdama dönüşmesi açısından yaklaştığımızda durumun beklenenin altında olduğunu görüyoruz. Ancak bu tespiti yaparken Eskişehir’in eğitimlilik (daha doğrusu diplomalı okumuşluk) açısından pek çok Anadolu’nun kentinin önünde olduğu tespitini de yapmalıyız.

Eskişehir, kent merkezinin nüfus olarak aşırı büyümüşlüğü ile dikkati çeken bir ildir. Yaklaşık olarak il nüfusunun yüzde 85’i kent merkezinde yaşamakta. Bu durumun nedenlerinden birisi ilçelerde ve kırsal kesimde yaşayan nüfusun hızla kent merkezine akmasıdır. Her ne kadar kırdan kente gelenlerin kırla ilişkileri tam anlamıyla kesilmese de; bu durum, kırsal kesimde (tarım sektöründe) istihdam edilen nüfusun hızla azalmasına neden oluyor. Kırsal kesimde istihdam hızla düşerken, yaklaşık aynı oranda kent merkezindeki işsizlik oranı yükseliyor. Kent merkezindeki işsizliğin bir yandan da hizmetler sektöründe aşırı şişkinliğe neden olduğunu söylemek gerekir.

Eskişehir’deki üniversiteler kentte yerleşik olarak 18-26 yaş diliminde 35-50 bin dolayında öğrencinin bulunmasını sağlıyor. Bu durum, kent için bir katma değer yaratmakla birlikte aynı zamanda bu genç nüfus, boş işlerin taliplilerini oluşturuyor. Öğrenci nüfusun okuldan artırdıkları zamanı, kısmi zamanlı işlerde çalışmak için kullanmaları bir yandan tam zamanlı istihdam için engeller yaratırken, diğer yandan çalışan ücretleri ortalamasının düşmesine neden oluyor. Genç öğrenci nüfusun özellikle hizmetler sektörünün fazlaca nitelik gerektirmeyen işlerine talip olduklarını söyleyebiliriz.

Bu arada bir tespitimi daha iletmeliyim. İstihdam yaratacağı vaveylaları ile açılan / açtırılan büyük alışveriş merkezlerinin (AVM’lerin) Eskişehir’de yarattığı ek istihdamın yüzde 5-6’dan daha fazla olmadığı biliniyor. Bu küçük oranın ciddi bir bölümünü kısmi zamanlı olarak çalışan öğrencilerin doldurduğu düşünülürse; AVM’lerin istihdam anlamında (yerel yöneticilerimiz tarafından aksi iddia edilmesine karşın) beklenen genişlemeyi sağlayamadığını kolaylıkla görürüz.

Eskişehir’de yaşanan istihdam sorununun tümüyle iş / pozisyon yetersizliği nedeniyle oluştuğu gibi bir yanlışa düşmemek gerekir. Ekonomik işletmelerin insan kaynağı ile ilgili sorunları araştırıldığında; pek çoğunda boş pozisyonların olduğu görülür. İşletme sahipleri ve yöneticileri proje mantığına hakim mühendis, nitelikli yönetici, yetkin mavi yakalı personel bulamadıklarından şikayet etmekteler.

Bu durumda aklımıza şu soru geliyor: Her yıl mezun olan genç mühendisler, iktisatçılar, işletmeciler veya diğer diploma sahipleri ile ilgili sorun nedir? İşletme yöneticileri neden bu genç insanları tercih etmiyorlar? Nedenini yukarıda özetlemiştim. İşletmeler için işe başvuru yapanın diploma sahibi olması yeterli değil.

Eksik olan nedir? Eksiklik ve zafiyet, okulda verilen derslerin ve yapılan uygulamaların işe kısa zamanda uyum sağlamak için yeterli olmayışıdır. Orta ve yüksek düzeyli okulların teorik ve uygulamalı müfredatları, iş dünyasının talep ve beklentilerinin gerisinde kamış gibi görünüyor. Bu nedenle ya üniversiteler müfredat olarak bir farklılaşmaya gidecek ya da kentte diploma sonrası uygulamalı eğitim veren yeni mekanizmalar oluşturulacak.

Şu an Eskişehir’de gerçekleştirilen iş ve meslek eğitiminin özellikle uygulama açısından zayıf ve eksikli olduğunu görmek için bir soruşturma yapmaya gerek yok. Diğer yandan hangi alanlarda uygulamalı yetkinlik gerektiğinin ciddi biçimde araştırılması gerekiyor. Tabii ki; bu soruşturmanın ardından da elde edilen sorunlara çözüm olacak uygulamalı eğitim sürecine girilmek zorunda.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder